Please ensure Javascript is enabled for purposes of website accessibility

İklim Değişikliği Nedir? Nedenleri Nelerdir?

22.08.2022
İklim değişikliğinin sebep olduğu durumu temsil eden görsel ikiye ayrılmış şekilde ağaçlık ve ağaçların kurumuş hallerini göstermektedir.

 

Günümüzün önemli gündem maddesi iklim değişikliği, insan etkinlikleriyle atmosfere salınan sera gazları sebebiyle hızla artış gösteriyor. Fosil yakıtların tüketilmesi, arazi kullanımında yapılan değişiklikler, ormansızlaşma ve sanayi faaliyetleri, sera etkisini artırıyor. Dünyanın ortalama yüzey sıcaklıklarındaki artış ve iklim değişikliğinin sonuçları, önlemler alınarak düzeltilebilir.

İklim Değişikliği Nedir?

 

İklim değişikliğini kısaca; ısıyı tutan sera gazlarının atmosferde artması ile ortalama sıcaklıkların yükselmesi ve sonucunda iklimin, beklenmeyen değişimlere uğraması şeklinde açıklayabiliriz. Salınan sera gazları, doğaya verilen zararlar ve ormansızlaşma gibi etkenler birleşerek, tüm canlı yaşamını olumsuz etkileyen küresel iklim değişikliğine neden olur. . İklim değişikliği genel olarak kontrolsüz ve aşırı insan faaliyetleri sonucunda oluşur. İklim değişikliği, etkisini sadece sıcaklık artışları ile göstermiyor. Kuraklık, seller, şiddetli kasırgalar gibi aşırı hava olaylarının sıklığında ve etkisinde de artış görünüyor. Okyanus ve deniz suyu seviyelerinde yükselme ve okyanus sularında asit oranı artışı, buzulların erimesi gibi etkenler sonucunda bitkiler, hayvanlar ve ekosistemlerin yanı sıra insanlar da ciddi risk altındadır.

İklim Değişikliğinin Olumsuz Etkileri Nelerdir?

İklim değişikliğinin olumsuz etkileri, doğrudan ya da dolaylı olarak görülebilir. Bazı etkiler tahmin edilebilir düzeydeyken, bazıları ancak sonuçları ortaya çıktığında fark edilebilir. Isı değişimleri, sellerin yoğunluğunu ve oluşum sıklığını etkileyebilir. İnsanlar ve diğer tüm canlılar, iklim değişimi nedeniyle farklı sorunlarla karşı karşıya kalabilir. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin, insan sağlığı, toplum ve ekonomi üzerindeki etkileri birbiri ile yakından ilgilidir. 

 

İklim değişikliği sonucunda, birçok ülkede sıcak dalgalarına bağlı olarak meydana gelen can kayıpları ve hastane başvurularında artış görüldü. Öngörülmeyen hava olaylarının sıklığı ve şiddetinde artışlar görülmeye başladı. Gelecekte şiddetli hava olaylarının oluşum sıklığının artarak devam edeceği öngörülüyor. Artan sıcaklık seviyeleri, polen mevsiminin uzamasına ve astım benzeri alerjik hastalıkların artmasına da neden olmakta. Küresel iklim değişiminin bitki ve hayvanlar üzerindeki etkileri tüm ekosisteme zarar verebilir. Dolaylı etkilerin neden olduğu sorunları şu şekilde listeleyebiliriz.

 

·Virüs kaynaklı hastalıklarda artış görülmesi

·Su ve gıda kaynaklarının azalması

·Ormansızlaşma ve çölleşme

·Buzulların erimesi

·Deniz suyunun ısıl genleşmesi

·Su kaynaklarında tuzlanma

·Su ve gıda ile bulaşan hastalıklarda artış 

 

İklim değişikliği sebebiyle oluşan küresel ısınma ile birlikte, okyanuslar fazla ısının %80 kadarını çekmekte. Deniz seviyesinin 1880’lerden beri yaklaşık 20 cm yükseldiği biliniyor. Son 25 yılda ise 3 cm daha yükselerek 23 cm seviyesine ulaştığı belirtiliyor.

 

Canlı çeşitliliği, yaşamın başlangıcından beri birikimli olarak gelişir. İklim değişikliği sonucunda su, kara ve havada oluşan olumsuz koşullar, ekolojik dengeyi ve sonucunda canlı çeşitliliğini de etkiler. Doğada gerçekleşen değişimler, bazı canlı türlerinin yaşam alanlarının değişmesine veya yok olmasına sebep olabilir. Yaşam alanlarındaki değişimler sonucunda büyük göçler görülebilir. Bazı türlerin ise popülasyonlarında artışa neden olabilir. Ekosistemler bir bütün olarak uyum içinde gelişirler. Bu yüzden küresel iklim değişikliğinin etkileri ile birlikte; herhangi bir ekosistemde oluşan değişim diğerlerini de etkileyebilir.

 

İklim ve su kaynakları birbiri ile yakın ilişkilidir. Su sıcaklığının artması ile ısıl genleşme görülebilir. İçinde bulunduğumuz yüzyıldaki deniz seviyesi artışının nedeninin %50’sini, okyanusların sıcaklığı tutması sonucunda genleşerek daha fazla alan kaplaması oluşturmaktadır. İklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisi, canlı ekosistemine zarar verebilir. 

 

Küresel ısınmanın buzullar üzerindeki olumsuz etkileri gün geçtikçe artıyor. İklim değişikliği öncesinde yazın eriyen buzullar, kış aylarında yağan kar ile birlikte eski haline gelebilirdi. Küresel ısınmayla birlikte  yaz aylarında eriyen buzul miktarında artış görülmeye başlandı. Kış aylarındaki kar yağışı ise buzulların eski haline dönmesi için yetersiz kaldı. Ortaya çıkan dengesizlik nedeni ile buzullardaki erime deniz seviyesinin yükselmesinde etkili olmaya başladı.

 

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli tarafından belirtilen sonuçlardan biri de, deniz ve okyanuslarda su seviyesinin artarak devam etmesi. Ortalama dünya ısısındaki 1,5 derece artış ile 2100 yılına kadar okyanusların 26 ile 77 cm arasında yükseleceği öngörülüyor. Yükselen sular sebebiyle birçok canlının yaşam alanı, sular altında kalacağı belirtiliyor. 

 

İklim Değişikliğinin Türkiye Üzerinde Etkileri Nelerdir?

İklim değişikliğinin Türkiye üzerindeki etkileri, enerji ve barınma ihtiyaçlarını karşılamak ve doğal kaynakların plansız kullanımı nedeniyle her geçen gün artıyor. Yeni yerleşim alanları için yok edilen orman arazileri ve sanayi bölgelerindeki artış, sera gazı salınımını artırıyor.

 

TÜİK’in 2017 verilerine göre, Türkiye’de sera gazı salınımı 526,3 milyon ton olarak gerçekleşti. 1990’dan beri sera gazı salınımı göz önüne alındığında, sürekli bir artış eğilimi görülebilir. Kişi başına düşen sera gazı salınımı, 1990 yılında 4 ton/kişi olarak hesaplanırken, 2017 itibarıyla bu oran 6,6 ton/kişi seviyesine ulaştı. Türkiye’de, son 18 yılda salınan sera gazı miktarının, neredeyse %65 oranında arttığı söylenebilir.

 

Eurostat’ın Avrupa ülkeleri ile ilgili yayınladığı verilere göre, en yüksek sera gazı salınımı Almanya tarafından yapılıyor. Almanya’yı en yüksek salınım miktarı ile Türkiye, Birleşik Krallık, Fransa ve İtalya takip ediyor. 

 

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 1970-2017 yılları arasında yaşanan sıcaklıklar hakkında yayınladığı veriler incelendiğinde, Türkiye’de sıcaklık ortalamalarında giderek artan bir yükseliş görüldüğü söylenebilir. Yaklaşık 50 yıllık bir süre içinde  Türkiye’nin sıcaklık ortalamasının 12,7 ºC’den 14,0 ºC’ye çıktığı görülmektedir.

Küresel İklim Değişikliğini Önlemek İçin Neler Yapabiliriz?

Küresel iklim değişikliğini önlemek için her bir insana sorumluluk düşüyor. Yaşam tarzında yapılan basit değişiklikler, küresel iklim değişikliğini engellemeye yardımcı olabilir. Uygulanabilecek basit adımlar şu şekilde sıralanabilir:

 

·Uçak kullanımı azaltılabilir.

·Fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynakları tercih edilebilir.

·Et, çiftlik balığı, süt, peynir ve tereyağı gibi hayvansal ürünlerin tüketimi azaltılabilir.

·Yerli üretim gıdaların tüketimi artırılabilir.

·Yerli üreticiler ve paketlenmemiş gıdalar tercih edilebilir.

·Konutlara izolasyon uygulanarak enerji tasarrufu yapılabilir.

·Kısa mesafelerde ulaşım için yürünebilir veya bisiklet kullanılabilir.

·İş seyahatleri yerine, video konferans toplantılar yapılabilir.

·Sıcak su tüketimi azaltılıp enerji tasarrufu yapılabilir.

·Bilinçli tüketici olarak, yenilenebilir enerji kaynakları kullanan şirketler tercih edilebilir.

·Standart ampuller yerine, düşük enerji tüketimli LED ampuller kullanılabilir.

·Ev tipi güneş enerjisi sistemleri kullanılabilir.

·Çamaşır kurutma makineleri yerine, çamaşırlar asılarak kullanılabilir.

·Geri dönüşüm ve sıfır atık benimsenerek atık yönetimi yapılabilir.

Dünyada İklim Değişikliği Konusunda Yapılan Çalışmalar Nelerdir?

Dünyada iklim değişikliği konusunda, yerel ve uluslararası alanda birçok girişim bulunuyor. Yapılan çalışmalar, iklim değişikliğini ve sonucunda küresel ısınmayı engellemeyi başarabilir.

 

Günümüzde enerji talebini karşılamak için üretimin artırılması yolu tercih ediliyor. Ekonomik ve ekolojik açılardan yararlı olacak yöntemse; tüketimin yönetilmesi olabilir. Karbon salınımını azaltmak için en hızlı ve masrafsız yol, enerji verimliliği sağlanmasına yönelik önlemleri uygulamak olabilir.

 

Arazi kullanımındaki değişiklikler özellikle ormansızlaşma tek başına sera gazı salınımının %17’sini oluşturuyor. Ormanların azalmasını durdurmak ve orman alanlarını artırmak, iklim değişikliğine olumlu etkiler sağlayabilir. İklim değişikliği için devletler bazı önlemler alabilir. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

 

·Paris İklim Sözleşmesi gibi uluslararası anlaşmalar onaylanıp uygulanabilir.

·Fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına destek ve yatırımlar yapılabilir.

·Karbon salınımı için vergi yasaları oluşturulabilir.

·Ekosistemleri korumaya yönelik, konut ve atık yönetim projeleri uygulanabilir.

Sonuç Olarak

Dünya üzerindeki tüm canlıları etkileyen küresel iklim değişikliği sorununa karşı, her birimizin sorumluluğu bulunuyor. Aydem Yenilenebilir Enerji gibi yenilenebilir enerji kaynakları ile üretim yapan şirketler sayesinde iklim değişikliğinin ana sebebi olan sera gazları azaltılabilir. 

Bilinçli tüketiciler tarafından gelen talepler doğrultusunda, şirketlerin yenilenebilir kaynaklara yönelmesi sağlanabilir. İnsan faaliyetleri sonucu gelişen küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkileri; ancak bizlerin yapacağı bilinçli tercihlerle çözülebilir. Geri dönüşüm yapılması, sıfır atık yaşam tarzının benimsenmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması, bilinçli tüketimin en önemli unsurları olarak sayılabilir.

 

Kaynaklar:

https://www.dogrulukpayi.com/bulten/iklim-degisikligini-hissediyor-musunuz

https://mgm.gov.tr/iklim/iklim-degisikligi.aspx

https://www.amnesty.org.tr/icerik/iklim-degisikligi

https://www.wwf.org.tr/ne_yapiyoruz/iklim_degisikligi_ve_enerji/iklim_degisikligi/

https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0klim_de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi